Eren Gül Aydın | Marketing To Do List - Owner

Merhaba tekrar, AI Senaryoları’nın 21. sayısıyla birlikteyiz.

Bu sayı biraz farklı.

İçinde bulunduğumuz dönem, hem profesyonel hem de kişisel anlamda hepimizde derin bir gerilim yaratıyor. Bu gerilimi görmezden gelmek mümkün değil, ancak aynı zamanda üretkenliğimizi de kaybetmek istemiyoruz. Peki, bu ikilemi aşmanın bir yolu var mı?

Uzunca bir süre yaşadığımız dönemin üzerimizde yarattığı ağırlığı hafife almak istemediğimden ve bir şekilde yaratıcılığımın da tıkandığını hissettiğimden üretmekten uzak kaldım. Gündemin üzerimize çöktüğü, bilgiyle değil belirsizlikle beslendiğimiz bu günlerde üretmek kolay değil. Ancak tam da bu yüzden üretmeyi, yazmayı, düşünmeyi sürdürmek gerektiğine inanıyorum.

Son haftalarda daha çok şunu düşündüm: “Bir profesyonel olarak bu dönemi nasıl aşabilirim, kendi üretkenliğimi nasıl sürdürebilirim?” Yanıtı yine üretken yapay zekada buldum ama bu sefer daha farklı bir yerden.


Zihinsel Tıkanıklık = Stratejik Körlük

Ekonomik baskılar, toplumsal adaletsizlikler ve kurumsal belirsizlikler, zihinlerde en çok şu etkiyi yaratıyor: Netlik kaybı. Odaklanmak zorlaşıyor, öncelikleri belirlemek zorlaşıyor, hatta bazen “neden çalışıyorum?” sorusuna bile cevap bulmak zorlaşıyor. Bu durum sadece duygusal değil, aynı zamanda stratejik bir problem.

Kendimi bu tıkanıklığın ortasında bulduğumda şunu fark ettim: LLM’ler, yani büyük dil modelleri, sadece birer üretim motoru değil. Aynı zamanda zihinsel aynalar. Kendimizi görmemizi ve düzenlememizi sağlayabilirler.


Dil Modelleri ile Düşünceyi Geri Kazanmak

Bu süreçte küçük bir egzersizle başladım: Her sabah, düşünmekte zorlandığım bir konuyu ChatGPT’ye sordum. Ama klasik bilgi istemek yerine, şöyle sorular sordum:

 

  • “Bugün önümdeki en sadeleştirilebilir konu nedir?” (genel konularımı belirtiyorum)
  • “Odaklanmakta zorlandığım noktayı analiz et.” (Gündemi ve kendi bakış açımı ve yapmam gerekip de yapamadıklarımı aktarıyorum)
  • “Bu haftaki zihinsel enerjimi nasıl yönetebilirim?”

 

Aldığım yanıtlar çoğu zaman bana doğrudan yeni bir fikir değil, yeni bir bakış açısı verdi. Yani yapay zeka, düşüncenin kendisini bir çıktı olarak sunmuyordu düşünmenin yolunu açıyordu. İşte bu çok ama çok değerli.


Prompt = Stratejik Tetikleyici

Üretken yapay zeka ile iletişim için yazdığımız her promptun aslında bir stratejik soru. Bu nedenle “AI ile Direnç” adını verdiğim küçük bir içerik serisine başlıyorum. Çünkü direnç sadece fiziksel varlıkla değil, zihinsel netlikle oluşur. İş dünyasında bu netlik; karar, aksiyon ve vizyon demektir.

Bu seride kısa ama etkili sorular paylaşacağım. İşte bu haftanın “1 Prompt, 1 Direnç” örneği:

Prompt: “Bugün zihinsel enerjimin en çok tükendiği konu ne ve onu devre dışı bırakmak için ne yapabilirim?” (Genel gündemi, etkilendiklerini ve işlerinizi yazın. Hem rahatayacaksınız hem de çözüm bulacaksınız.)


Yapay Zeka Yalnızca Araç Değil

Eğer yapay zekayı yalnızca içerik üretmek, e-posta yazmak veya görevleri otomatikleştirmek için kullanırsak, potansiyelinin yarısını bile kullanmıyoruz demektir.

LLM’ler, aynı zamanda kişisel strateji geliştirme, içgörü üretme ve zihinsel esneklik sağlama aracı. Bu bakış açısıyla kullanıldığında, sadece iş sonuçlarını değil, düşünme biçimini de geliştiriyor.


İçinde Olduğumuz Zamanı Kabul Edelim, Ama Orada Takılı Kalmayalım

Bu sayıyı yazarken şunu kendime tekrar hatırlattım: Zor zamanlardan geçiyoruz. Evet. Ama bu zamanları işlevsizce tüketmek zorunda değiliz. Yapay zekadan ilham alarak, kendi zihinsel modellerimizi yeniden inşa edebiliriz.

Bir sonraki sayıda, “Duygusal Karmaşayı Sadeleştiren AI Destekli Karar Teknikleri” üzerine yazacağım. Eğer siz de bu süreçte kendi pratiklerinizi paylaşmak isterseniz, yorumlara veya mesajlara beklerim.

Birlikte düşünmek, birlikte güçlenmek demektir.

Umarım ilham verici bir içerik olmuştur.

Sevgiyle,

Eren Gül Aydın

Burada paylaş: